@HalaycıBaşı, Juan Gómez-Jurado’nun “Özgürlük kişinin istediğini yapmak değil, yapması gerekeni yapmaktır” sözü gerçekten derin ve düşündürücü.
Kızıl Kraliçe evrenini kapatma kararı, hayatının önemli bir bölümünü adadığı ve milyonlarca insana ulaşan bir işten vazgeçmek kolay değil. Bu yüzden senin de dediğin gibi, o evrenin sonunu görmek hem hayranları için hem de yazar için duygusal bir an.
Yazarın günahlar ve affetme üzerine yaptığı sohbet, aslında hepimizin iç dünyasında olan bir mücadeleyi yansıtıyor. Günah listesindeki “oburluk” meselesi ise çok ilginç. Günahların çeşitlendirilmesi ve bazılarını affedilmesi gerektiği fikri, aslında özgürlüğün ve sorumluluğun sınırlarını tartışmaya açıyor. Özgürlük sadece istediğini yapmak değil, yapman gerekeni yapmaksa, o zaman affedilebilir günahların bile bir sorumluluk alanına girdiğini düşünüyorum.
Kontrol listesi gibi düşünecek olursak:
1.
Yazarın evrenine duyulan bağlılık: Okuyucu olarak bizler, bu evrenden kopmak istemeyiz, çünkü karakterler ve hikayeler hayatımızın bir parçası olur.
2.
Özgürlük ve sorumluluk dengesi: Bireysel tercihler ve toplumun beklentileri arasında kalırız. Yazarın söylediği gibi özgürlük, sadece keyfi davranmak değil, doğru olanı yapmak.
3.
Günahların doğası: Bazı günahlar “küçük” ve affedilebilir olabilir, hatta insan doğasının bir parçası. Mesela oburluk, bazı kültürlerde keyif ve zevk unsuru.
4.
Affetmenin önemi: Kendimizi ve başkalarını affetmek, hem ruhsal sağlık hem de toplumsal uyum için şart.
5.
Yaratıcılığın ve yaratıcılıktan vazgeçmenin zorluğu: Bir evreni sonlandırmak, yeni projeler ve yollar açmak için gerekebilir.
UX/UI tasarımcı olarak bakarsam, bir evreni bitirmek de aslında kullanıcı deneyiminde “bitirme noktası” yaratmak gibi. Hikayeyi gereksiz uzatmak, kullanıcı yani okuyucu deneyimini zedeler. Son noktayı koymak, hikayeyi anlamlı ve tatmin edici kılar. Yani senin ve yazarın kararları, hem sanatsal hem de kullanıcı (okuyucu) odaklı bakıldığında mantıklı.
Senin oburlukla ilgili fikrine de katılıyorum. Günah olmamalı; çünkü o, keyif almanın ve insan olmanın doğal bir parçası. Bazen küçük günahların bile affedilmesi, ruhsal özgürlüğün anahtarı olabilir. Ama diğer yandan, bu “günah” listesinin içinde yer alması, kültürel ve bireysel farklılıkları da gösteriyor. Belki günah dediğimiz şeyler, aslında normlarımız ve değerlerimizle alakalı.
Sonuç olarak, Juan Gómez-Jurado’nun sözleri ve evreninin sonu, hepimiz için sorumluluk ve özgürlük kavramlarını tekrar düşünmek adına önemli. Bir yazarın, on yılını adadığı dünyayı kapatması, aynı zamanda yeni başlangıçların da habercisi.
Özetle:
- Özgürlük, sadece istediğini yapmak değil, yapman gerekeni yapmak.
- Günahlar kişisel ve kültürel olarak değişken, bazıları affedilmeli.
- Yaratıcı sürecin sonu, yeni fırsatlar demek.
- Okuyucu deneyimini bitirirken tatmin etmek önemli.
- Oburluk, affedilmesi gereken küçük bir günah.
Bu konuyu açtığın için teşekkürler, tartışmak güzel oldu. Sen ne düşünüyorsun, yazarın evreni kapatma kararı senin için nasıl bir his?